İBN'İ SİNA










Günümüzde teknolojik imkanları da göz önün  de bulundurursak  insanların tek bir dalda uzmanlaşmaları ya da o kadar ileri gitmeyeğim tek bir alanla ilgilenmeleri bile zorken İbn'i Sina 7-8 alanla meşgul oluyor hemde hepsinin hakkını vererek bu imrenmenin ötesinde muhteşem bir şey .Ve sanırım böyle bir kişinin yaşamını ve calışmalarını benim gibi siz de merak ediyorsunuzdur.



      Tam adı,  Ebu Ali el Hüseyin İbn’i Abdullah İbn’i Sina el Belh’i’dir.Batı’da  Avicenna olarak bilinir.İbn’i Sina, Buhara yakınlarındaki Afsan’da 980 yılında doğdu.Tarihte önemli bir filozof ve bilim insanı olan İbni Sina, Farabi’nin öğrencisidir. 10 yaşına geldiğinde Kuran-ı Kerim’i ezbere bilen İbni Sina 18 yaşına geldiğinde tüm ilimler hakkındabilgi sahibiydi. 20 yaşlarında Harezm’e giderek Şahın sarayına yerleşti ve orada döneminin ünlü alimleri ile beraber hocalık yaptı, dersler verdi, ilmi toplantı ve deney gruplarında yer aldı.Sarayda tabiplik yaparak, saray mensuplarının tedavilerini sağladı.Bu hizmetlerinden dolayı Vezirlik makamı verildi.İlim ve felsefe alanında son derece önemli bir yere sahip olan, büyük etki bırakan İbni Sina 1037 yılında Hamedan’da (İran) hayatını kaybetmiştir.

      Felsefi görüşleri akıl, deney ve gözlem ile bilginin elde edilebileceği yönündedir. Tıp ve doğa bilimlerindeki deneyimleri sonucu böyle akılcı ve deneyci olmuştur.
     İbni Sina’ya göre bilimler 3′e ayrılır: Birincisi doğa bilimleri ya da aşağı bilimler adını verdiği maddesinden ayrılmamış formların bilimleridir. İkincisi maddesinden ayrılmış ve daha soyut olan metafizik, mantık veya yüksek bilimlerdir. Üçüncüsü ise ancak insanın kendi düşüncesiyle maddesinden ayırabildiği, bazen maddesiyle bazen de maddesinden ayrı olan formların bilimi, matematik veya orta bilimlerdir.
İbn’i Sina; Edebiyat, Felsefe, Mantık, matematik, Fizik, Kimya,Astronomi, Arkeoloji ilimlerinde devrinin en önemli çalışmalarını yapan alimdir ama esas ve en büyük uzmanlık alanı tıptır. Tıpta, onun dönemine kadar hiç bilinmeyen:
  • - Kanın gıdayı taşıyan bir sıvı olduğunu’nu
  • - Şeker hastalığında idrardaki şekerin varlığını
  • - Kızıl hastalığını
  • - Birçok hastalığa gözle görünmeyen mikropların sebep olduğunu, ilk defa mikrobun varlığını
  • - Suyun filtre ile mikroplardan temizlenmesi gerektiğini
  • - O zamana kadar bilinmeyen kemiklerin ve sert dokuların da iltihaplanabileceğini
  • - Şarbon hastalığını
  • - Genetik yolla hastalıkların geçebileceğini
  • - Karaciğer hastalıkları ve Sarılık(Hepatit)’ıkeşfetti.
  • Ameliyatlarda ilk defa uyuşturucu ilaçlar kullandı.

İbn’i Sina’nın eserleri, Avrupa dillerine çevrilerek, ünüversitelerde zorunlu ders olarak okutuldu.
Başlıca Eserleri:
  • - El-Kânun fit-Tıb
  • - Kibü’ş-Şifa
  • - Kitabün Necat
  • - El işaret Vet-Tenbihat
  • - Hikmet-i Aruzi
  • - Hikmei Meşrikiyye
  • - Esbabu Hudus-il Huruf
  • - Lasan-ül Arab
  • - En-Nebat vel-Hayevan
  • - Ed-Dustur-ut Tıbbi
  • - El-Hutub
  • - Hikmet-i Meşrikiyye


Biraz da gelişim...


Jean Piaget



   Piaget İsviçre’ nin Fransız kesimindeki,
Neuchatel bölgesinde 1896 yılında doğdu  Babası Arthur Piaget, Ortaçağ tarihi profesörüydü. Annesi Rebecca Jackson, zeki ve enerjik biriydi. Küçük yaşta doğa bilimleriyle yakından ilgilenen dahi bir çocuktu. 10 yaşındayken gerçekleştirdiği gözlemler yalnızca üniversite kitaplarında açıklamaları bulunabilecek türde çalışmalardı. Kitaplık görevlisinin kendisine bir çocukmuş gibi davranmasına son vermek amacıyla “albino serçelerin görüş gücü “ üzerine kısa bir not yayımladı ve amacına ulaştı. Bu yazı daha sonraki yıllarda yazacağı 60 dan fazla kitabın ve yüzlerce makalenin bilimsel bir başlangıcı oldu.Liseden sonra Neuchatel Üniversitesi’ne devam etti.
          Aslında Piaget, Neuchatel Üniversitesi'nde biyoloji doktorasıyla mezun olmuştu. Ama annesinin psikolojik sorunları olması onu psikopatolojiye itti. 1919'da Piaget Paris'e taşındı ve psikopatoloji, epistomoloji ve bilim felsefesi dersleri aldı. Araştırmaları onu deneysel alana itti, ki Alfred Binet ile birlikte zeka testlerini geliştiren Dr. Theophile Simon da ona bunu önermişti. Piaget çocukların neden her zaman zeka testlerinde yanlış cevabı seçtikleriyle ilgilenmeye başladı. Bu onu çocukların bilişsel gelişimi konusunda çalışmak için motive etti.
Piaget'nin çalışmaları aşırı derecede kapsayıcıdır, aslında Piaget bilginin çalışılmasına bakışını genetic epistomoloji olarak tanımlıyor. Piaget psikolojinin epistomolojinin felsefi problemiyle biyolojik zekanın arasındaki bağlantıyı tam açıklayamayacağını hissediyordu.
        
       Piaget 1955'de Cenevre'de kendi uluslararası genetik epistemoloji merkezini kurdu. Piaget Cenevredeyken ağzında piposu, altında bisikleti ve kar beyazı saçlarıyla caddelerde ve üniversitenin civarında gezinen bir entellektüel figür oluverdi. 1979'da öğretmeyi bıraktı, emekli oldu ama öldüğü tarih olan 1980 yılının ortalarına kadar çalışmalarına devam etti.

Temel Eserleri
  • Le Langagvövmcömmcdkt la Pensée chez l’En­fant - Çocukta Dil ve Düşünce
  • La Représentation du Monde chez l’Enfant - Çocukta Dünya Tasarımı
  • Introduction à l’Épistemologie génétique - Genetik Episte­molojiye Giriş
  • La Naissance de l’Intelli­gence - Zekânın Doğuşu.

"Yeşil ipek gömleğinin yakası. Büyük zamana düşer. Her şeyin fazlası zararlıdır ya, Fazla şiirden öldü Edip Cansever.”

4236_edip-cansever1


   EDİP CANSEVER

Edebiyatımızın en önemli şairlerinden Edip Cansever, 8 Ağustos 1928 tarihinde İstanbul’da dünyaya gelmiştir. Kumkapı Ortaokulunda başladığı ortaöğrenimini, 1946′ da İstanbul Erkek Lisesi’ nde tamamladı. Girdiği Yüksek Ticaret Okulu’nu bitirmeden ayrıldı. 

Cumhuriyet Dönemi Türk Edebiyatı’nda 2. Yeni hareketi içerisinde yer alan Edip Cansever, eğitim yaşamına tamamlamadan ticarete atılmıştır. 1950 yılında İstanbul- Kapalı Çarşı’da ticaret yapmaya başlayan Cansever, şiiri de bir kenara bırakmamıştır. İlk olarak yazdığı şiirleri 1944 tarihinde “İstanbul” adlı bir dergide yayımlayan Edip Cansever, yine bu yıllarda çeşitli dergilerde şiirlerini yayımlamıştır. 1951 yılında ise Cansever arkadaşları ile birlikte “Nokta” adında bir dergi çıkarır. 1950′’li yıllarda Edip Cansever, farklı bir şiir tarzı ile şiirlerini kaleme almaktadır.
 1957′de yayımlanan Yerçekimli Karanfil adlı kitabıyla 1958 Yeditepe Şiir Armağını’ nı; 1976′ da yayımlanan Ben Ruhi Bey Nasılım adlı kitabıyla 1977 Türk Dil Kurumu Şiir Ödülü’nü, 1981′ de bütün şiirlerini bir araya getiren Yeniden adlı kitabıyla da 1982 Sedat Simavi Edebiyat Ödülü’nü aldı.
  
1976 yılına kadar Kapalı Çarşı'’da ki turistik eşya ve halı ticaretini gerçekleştiren Edip Cansever daha sonra tamamen şiire yönelmiştir. Bodrum'’a tatil için giden Edip Cansever, burada beyin kanaması geçirir ve İstanbul'’a tedaviye getirilir. Ancak usta şair, 28 Mayıs 1986 yılında yaşama veda eder.

ESERLERİ: 

ŞİİR: 
İkindi Üstü (1947) 
Dirlik Düzenlik (1954) 
Yerçekimli Karanfil (1957) 
Umutsuzlar Parkı (1958) 
Petrol (1959) 
Nerde Antigone (1961) 
Tragedyalar (1964) 
Çağrılmayan Yakup (1966) 
Kirli Ağustos (1970) 
Sonrası Kalır (1974) 
Ben Ruhi Bey Nasılım (1976) 
Sevda ile Sevgi (1977) 
Şairin Seyif Defteri (1980) 
Yeniden (1981) 
Bezik Oynayan Kadınlar (1982) 
İlkyaz Şikayetçileri (1984) 
Oteller Kenti (1985) 

DÜZYAZI: 
Gül Dönüyor Avucumda (Ölümünden sonra 1987)